DTK üyeliğine ilişkin mahkemeden emsal karar: Örgüt üyeliği sayılmıyor
Demokratik Toplum Kongresi (DTK) hakkında 2016 yılında başlatılan soruşturma kapsamında açılan yüzlerce davada çok sayıda kişi, “DTK organlarında yer almak” “örgüt üyeliği” kapsamında değerlendirilerek cezalandırıldı. Yargıtay’ın, DTK’nin eylem ve faaliyetlerine katılmanın tek başına “örgüt üyesi olmak” suçunu oluşturmadığı yönündeki kararının ardından, Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi de önemli bir karar vererek sanıkları “DTK organlarında görev almak” suçundan beraat ettirdi. .
YÜKSEK MAHKEME KARARINA DİKKAT ÇEKİLDİ
Mezopotamya Haber Ajansı’nda yer alan habere göre, DTK hakkındaki soruşturmada Cabbar Laygara, Edip Yaşar ve Cafer Kan hakkında “DTK Başkanlık Divanı üyesi ve DTK delegesi oldukları” gerekçesiyle dava açıldı. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Laygara’yı beraat ettirirken, Yaşar ve Kan’ı da ayrı ayrı 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdı.
Gerekçeli kararını açıklayan mahkeme, kararını “DTK Meclis üyeliği”ne dayandırmadı. Mahkeme gerekçeli kararında, Yargıtay’ın DTK’nın faaliyetlerine katılmanın ve konuşma yapmasının tek başına örgüt üyeliğine delil olamayacağı yönündeki kararına dikkat çekerek, DTK Daimi Meclisi üyeliğini suçlama delili olarak saymadı. Kararda, Yaşar ve Kan’a verilen 6 yıl 3 hapis cezasının nedeni, katıldıkları eylem ve faaliyetler olarak gösterildi ve “suç sayıldı”.
‘DTK TOPLANTILARI SUÇ DEĞİLDİR’
Duruşma sırasında üç kişinin de DTK’da görev yaptığını kabul ettiği ve mahkemenin DTK delegelerini cezalı saydığı davanın gerekçeli kararında, “Hicran Kurtuluş” ve “Cesur Yürek” isimli kapalı tanıkların ifadeleri yer aldı. Karara, Serhat Karakaş ve Berna Ayverdi adlı açık tanıklar ile sanıkların katıldığı eylem ve olaylar esas alındı.
Gerekçeli kararda, DTK organlarında yer alma, DTK’nın organizasyonlarına katılma ve konuşma yapma yönündeki değerlendirme dikkat çekti. Mahkeme heyeti, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin 29/03/2023 tarih ve 2022/37564 sayılı kararını dikkate alarak her üç sanığın da suç niteliğinde konuşma yaptığı konusunda hiçbir şüpheye yer bırakmayacak şekilde somut ve kesin bir değerlendirme yaptı. DTK’daki faaliyetler “Sanığın tek başına DTK toplantılarına katılmasının suç sayılamayacağı sonucuna varılmıştır.”
‘Yaptıklarının cezasını çekti’
Mahkeme gerekçeli kararında, Laygara’nın katıldığı eylem ve faaliyetle ilgili suçlamaların yanı sıra zımni ve açık tanık ifadelerindeki suçlamalardan da her türlü şüpheye yer bırakmayacak deliller elde edilmesi nedeniyle beraat ettiğini açıkladı. Mahkeme gerekçeli kararında, Kan ve Yaşar’a verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasını “katıldıkları eylem ve faaliyetler” olarak gösterdi. Mahkeme gerekçeli kararında, Kan ve Yaşar’ın “örgüt propagandasına dönüşen” hareketlere katılarak örgütle organik bir bağ kurduklarını, hareketlerinin “yoğunluk, çeşitlilik ve süreklilik” gösterdiğini ileri sürerek, Kan ve Yaşar’ın örgütle organik bir bağ kurduğunu ileri sürdü. haklarında isnat edilen “terör örgütü üyeliği” suçunu işlediler.
(HABER MERKEZİ)
